Krom şelat NSP, vücutta daha iyi asimilasyonuna katkıda bulunan şelatlı bir formda (amino asitli krom bileşiği) krom içerir. Kalsiyum ve at kuyruğu, kırmızı yonca, civanperçemi gibi bitki karışımı içerir.
Krom, günlük gereksinimi 50 mcg olan temel bir eser elementtir. Bununla birlikte, düşük bir emilim oranına (yaklaşık % 10) ve vücuttan oldukça yüksek atılma oranına (83 gün) sahiptir. Krom, “glukoz tolerans faktörünün” bir bileşeni olduğunda, kromun en önemli biyolojik rolü, karbonhidrat metabolizması ve kan şekeri düzeylerinin düzenlemesidir. İnsülin ile birlikte hareket ederek hücreler tarafından glikozun depolanmasını ve kullanılmasını düzenler.
Hücresel reseptörlerin insüline duyarlılığını artırır, insülin ihtiyacını azaltır. Krom öncelikle şeker hastaları için gereklidir, çünkü bu elementin eksikliği diyabete neden olabilir. Kadınlarda hamilelik sırasında ve doğumdan sonra krom seviyeleri düşer, bu da hamilelikte diyabete yol açabilir.
Tükettiğimiz şeker ve karbonhidratlı gıdalar, vücuttaki krom seviyesini azaltır. 40 yıl sonra, insanların dörtte biri (normal seviyede insülin üretimi ile) insülin problemi yaşayacaktır. Topraktaki krom içeriğinin azalması, dünyada neredeyse tüm insanlarda krom eksikliğine yol açmıştır.
Krom, bu hormon tarafından düzenlenen tüm metabolik süreçlerde insülinin etkisini artırabilir. Vücudun glikojen depolama yeteneğini arttırır, protein biyosentezini uyararak kas kütlesinde bir artışa katkıda bulunur. Vücuttaki krom eksikliği, glikoz seviyelerindeki artışa ek olarak, kandaki trigliserid ve kolesterolde artışa ve ateroskleroza neden olur.
Kromun biyolojik etkisi çok çeşitlidir: sadece kandaki glikoz seviyesini düzenlemekle kalmaz, aynı zamanda termojenez, yara iyileştirici etkilere sahiptir (peptik ülser hastalığı dahil), kalp ve sinir dokusunun metabolizmasını, cinsel işlev ve tiroid bezinin işlevini destekler. Krom, DNA ve RNA sentezinde, lesitin, kolesterol, yağ asitlerinde ve karaciğerdeki metabolitlerin detoksifikasyonunda rol oynar.
At kuyruğu (Equisetum arvense): anti-enflamatuar, anti bakteriyel etkiye sahiptir, bağ dokusunun yenilenmesini ve endokrin bezlerinin aktivitesini uyardığı için silikon kaynağıdır.
Kırmızı yonca (Trifolium pratense): bakteriyel ve viral enfeksiyonlara karşı bağışıklık uyarıcıdır, yaraları ve ülserleri iyileştirir. Yonca, yüksek bir fitoöstrojen içeriğie sahiptir. Özellikle genç erkeklerde akne için iyidir. Kızarıklıkları temizler, sebore, sedef hastalıklarında kullanılır. Antispazmodik, antiseptik, antitümör etkiye sahiptir, kolesterolü düşürür ve ateroskleroz gelişimini engeller.
Civanperçemi (Achillea millefolium) – bakterisidal, yara iyileştirici, anti-enflamatuar, antispazmodik, anti-alerjik etkiye sahiptir.
Krom Şelat NSP, tip II diyabet ve ateroskleroz gibi ciddi metabolik hastalıkları önler.
